Anadolu Ajansının (AA) global iletişim ortağı olduğu TEKNOFEST Adana, T3 Vakfı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının ana yürütücülüğünde, kamu kuruluşları, teknoloji devleri, üniversiteler ve medya kuruluşlarının da aralarında olduğu 128 kurumun katılımıyla Adana Havalimanı’nda gerçekleştiriliyor.
Selçuk Bayraktar, etkinliğin açılışındaki konuşmasında, Türkiye’nin teknoloji yolculuğunun en önemli duraklarından biri olan TEKNOFEST Akdeniz’de, Adana’nın bereketli topraklarında TEKNOFEST ziyaretçileriyle buluşmaktan büyük mutluluk duyduğunu söyledi.
Adana’nın sadece güneşiyle değil, insanının sıcaklığıyla da bilinen bir şehir olduğunu belirten Bayraktar, “Tarihi ve kültürel zenginlikleriyle, mertliği ve yiğitliğiyle Türkiye’nin gözbebeği Adana. Adana, bir kişiye yol arkadaşı olduğunda, o kişinin sırtı yere gelmez. Adana, bir kişinin arkasında durduğunda o kişinin bileği bükülmez. Adana, bir davaya sahip çıktığında, o davanın önünde kimse duramaz. Bugün bu güzel şehir, bu yiğit ve mert insanların şehri Adana, TEKNOFEST’e, Türkiye’nin gençliğine sahip çıktı. Bu ne coşku Adana, ne güzelsin sen Adana, Allah’ına kurban Adana. Sıcağınızla, coşkunuzla ve heyecanınızla TEKNOFEST Akdeniz’e hoş geldiniz, sefalar getirdiniz.” diye konuştu.
“2018’den bu yana 27 farklı şehrimizde teknoloji yarışmaları düzenledik”
Bayraktar, TEKNOFEST’in sadece festival değil, aynı zamanda çocukların geleceğine şekil veren, daha güvenli, huzurlu ve müreffeh bir dünyayı amaçlayan bir gençlik hareketi olduğuna dikkati çekerek, “TEKNOFEST değişimdir, umuttur. Dünyanın en büyük teknoloji organizasyonu TEKNOFEST’in 7’nci yılında gururla yeniden bir araya geldik. 2018’den bu yana tam 27 farklı şehrimizde teknoloji yarışmaları düzenledik. 81 ilimizden, 120 ülkeden konuk ve katılımcılarımız oldu.” ifadelerini kullandı.
Gençlerin teknolojiye duyduğu ilgiyi her defasında bir adım öteye taşıdıklarını vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:
“Binlerce proje ürettik. Şimdiye kadar TEKNOFEST’ten çıkan 150’den fazla girişim, teknoloji şirketi kurdu. Aralarında 21 ülkeye ihracat yapan da milyonlarca liralık yatırım alan da var. Geliştirdikleri uçuş kartlarıyla askeri standartlardaki testleri geçen bir girişimimiz dahi bulunuyor.
Adana’nın meşhur kebabını takım adı olarak seçen ‘1.5 Adana’ takımımız var. 1.5 Adana, 11 yıl önce, 11 kişiyle tek bir takım olarak yola çıktı. Bugün roketten savaşan İHA’ya, su altından tarıma, hidromobilden insanlık yararına teknolojilere kadar 9 farklı alanda mücadele eden kocaman bir aile oldular. Büyüdükçe geliştiler ve dünya çapında şampiyonluklar kazanarak göğsümüzü kabarttılar. Ne güzel çocukların var, Allah’ına kurban Adana.”
“TEKNOFEST Akdeniz’de 50 farklı teknoloji yarışması var”
Bayraktar, geride kalan 7 yılda, Azerbaycan’a kadar uzanan 9 farklı TEKNOFEST’i başarıyla gerçekleştirdiklerini dile getirerek, “Şimdi de 10’uncusunu düzenliyoruz. Önümüzdeki yıllarda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Türk dünyası, dost ve kardeş coğrafyalarda TEKNOFEST düzenleyerek bu hareketi daha da genişletmeyi hedefliyoruz.” dedi.
Ana teması yapay zeka olan TEKNOFEST Akdeniz’de 50 farklı teknoloji yarışması olduğunu belirten Bayraktar, aralarında nükleer enerji teknolojilerinden kuantum hackathona, finansal teknolojilerden büyük dil modellerine, hava savunma sistemleri, blokzincir gibi temaların bulunduğu 11 yeni yarışmanın olduğunu söyledi.
Bayraktar, bu yıl bir kez daha kendi rekorlarını kırdıklarını aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“2024’te 1 milyon 600 binden fazla genç kardeşimiz teknoloji yarışmalarına başvurdu. 2018’den bu yana yarışmalarımıza başvuru sayısı 4 milyonu buldu. Toplamda 10 milyon ziyaretçiyi ağırladık. TEKNOFEST’i hayata geçiren T3 Vakfı’ndaki ekip arkadaşlarıma, gönüllülerimize, paydaşlarımıza, yarışmalara katılan genç kardeşlerime, ülkemizin her bir köşesinden ve dünyanın farklı noktalarından gelerek heyecanımıza ortak olan, dualarını esirgemeyerek bizlere destek veren aziz milletimize şükranlarımı iletiyorum.”
“Dünya, Gazze’deki soykırımı sadece ekranlardan izliyor”
Bir yanda bütün bu güzellikler olurken insanlığın da büyük bir karanlığa doğru savrulduğuna işaret eden Bayraktar, “Gramsci’nin o meşhur sözü hafızamdan bir türlü çıkmıyor: ‘Eski dünya ölüyor, yenisi doğmakta zorlanıyor, şimdi canavarların zamanı.’ Dünya, kurulmaya çalışılan yeni bir düzenin sancılarını yaşıyor. Ne yazık ki bu düzen, barış, adalet ve merhamet etrafında değil, güç, şiddet ve zulüm temelinde şekilleniyor.” dedi.
Bayraktar, Gazze’de her gün bebeklerin, çocukların ve masum sivillerin katledildiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Dünya ise bu soykırımı sadece ekranlardan izliyor. Huzuru, insicamı, adaleti ve güvenliği sağlayacak tüm kurumlar iflas etmiş durumda. Barışı sağlaması gereken uluslararası kuruluşlar işlevsiz halde. Birleşmiş Milletler adaleti sağlamada yetersiz. İnsan Hakları Beyannamesi ve Cenevre Konvansiyonu gibi insanlığın ortak mirası olan rehber metinler ayaklar altında.
Dünya, bir tarafta tanrısı para olan, diğer tarafta ise tanrısı olmayan iki yol arasında seçim yapmaya zorlanmış bir halde. Adalet yok, adaletsizlik ise dünyada kol geziyor. Her adaletsizlik yeni adaletsizliklere zemin hazırlıyor. Ne yöne baksak haksızlık, eşitsizlik, hadsizlik görüyoruz. Yeryüzünü aydınlatabilecek ve hatta iklim değişikliğinin önüne geçebilecek kadar büyük bir potansiyele sahip olan nükleer enerji, geçmişte ilk iş olarak atom bombalarıyla yüz binlerce insanı bir anda öldürmek için kullanıldı.”
“TEKNOFEST kuşağı olarak, teknolojinin canavarca kullanımına karşı duracağız”
Benzer bir sürecin yapay zekada da yaşandığına dikkati çeken Bayraktar, “Bu teknoloji insanlık için muazzam fırsatlar sunma kabiliyetine sahip. Yapay zekayı, eğitimi tüm insanlığa ulaştırabilmek, sağlıkta çok daha fazla insana hizmet sunabilmek için kullanmak da mümkün. Ne yazık ki bu teknoloji, bugün bir soykırımda, en fazla sayıda sivili, en etkin şekilde yok etmek için kullanılıyor. Yakın zamanda yaşanan canavarca terör eylemleri gösterdi ki tedarik zincirine yerleştirilen bombalarla yanımızdan ayırmadığımız telefonlar hatta en güzel melodileri çalması gereken kulaklıklar bile insanları katletmek için kullanılabilir.” diye konuştu.
Bayraktar, yapay zekanın kundaktaki bebekleri dahi öldürmek için kullanıldığı bu düzenin devam edemeyeceğini aktararak, şu değerlendirmede bulundu:
“Biz, TEKNOFEST kuşağı olarak, teknolojinin canavarca kullanımına karşı duracağız. Bu karanlığa, bu adaletsizliğe, bu zulme karşı ses çıkarmaktan vazgeçmeyeceğiz. Herkes sussa, biz gençler susmayacağız. Teknolojiyi pandemide olduğu gibi, insanlığa nefes olabilmek, refahı eşit dağıtmak ve adil bir gelecek inşa etmek için kullanacağız. Teknolojiyi insanlığın hizmetine sunmak gibi büyük bir sorumluluğun yükü omuzlarınızda.
İnsanlık binlerce yıl, bilgiyi sözle kulaktan kulağa aktardı. Kalemi keşfettiğinde ise bilgiyi sonraki nesillere, hurafelerden arındırarak aktarma kabiliyetine kavuştu. Söz uçtu, yazı kaldı. Yapay zeka da insanlık için adeta yeniden keşfedilmiş bir kalem. İnsanlığın bilgi üretme aracı haline gelecek yapay zeka, etik ve ahlaki değerlerle yönlendirilirse bir dönüm noktası olabilir. Aksi halde bu yeni kalemle, insanlık için karanlık bir geleceğin tarihi yazılacak. Bu gidişata dur diyecek bir hareket var, bizim hareketimiz, TEKNOFEST hareketi.”
“Memleketimizin geleceğini ve daha adil bir dünyayı hep birlikte inşa edeceğiz”
Bayraktar, gençlerin ürettiğini vurgulayarak, “TEKNOFEST, gençlerimizin başarı hikayelerine zemin hazırlıyor. Dünyayı değiştirecek projeler işte tam bu meydandan çıkacak. Memleketimizin geleceğini ve daha adil bir dünyayı hep birlikte inşa edeceğiz.” dedi.
Her anne ve babanın çocuğuyla gurur duymak istediğini anlatan Bayraktar, sözlerini şöyle tamamladı:
“Buradan anne ve babalarımıza bir kez daha sesleniyorum. Çocuklarımız, ülkemizin ve dünyanın geleceğine işte burada yön verecekler. Burada bir değişim rüzgarı esiyor. TEKNOFEST gençleri; önce kendilerini, sonra ailelerini, sonra şehirleri, Türkiye’yi ve dünyayı değiştiriyorlar. Daha adil, eşitlikçi, müreffeh ve güvenli bir dünya sizlerle kurulacak.
Türk milletinin dünyada neler yapabileceğini işte buradaki gençler gösterecek. Hep birlikte dünyanın geleceğini Türkiye’den inşa edeceğiz. Annelerimiz ve babalarımız emin olunuz, TEKNOFEST gençleri sizin gururunuz olacak. Sizlere tüm heyecanımla, tüm samimiyetimle sesleniyorum, hayalleriniz burada gerçek olacak. Dünyayı değiştirecek hayallerinizle bu yolculuğa sizler de katılın. Gelin, hep beraber dünyayı değiştirelim.
Bugün Adana’dayız, Adana’dan ülkemin bütün gençlerine sesleniyorum. Diyarbakır’dan Trabzon’a, güzel İzmir’den Şanlıurfa’ya, gözbebeğimiz İstanbul’dan başkentimiz Ankara’ya, ülkemin bütün gençlerine sesleniyorum. Hayallerinizle, heyecanınızla gelin. Aklınızla, fikrinizle gelin. Özgürce gelin, eleştiri ve itirazlarınızla gelin. Sevgiyle gelin, memleketimize olan aşkınızla gelin. Gelin, bu gençlik hareketine bir omuz verin. Gelin, el ele tutuşalım. Gelin, dünyayı değiştirelim. Gelecek sizsiniz, siz geleceksiniz.”