Bakanlar Kurulu Sözcüsü ve Maliye Bakanı Dr. Özdemir Berova, bir televizyon programına konuk olarak, Bakanlar Kurulu’nda onaylanıp Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren, “Ortaokullar ile Ortaöğretim Kurumları İçinde ve Dışında Uyulacak Kurallar ve Disiplin (Değişiklik) Tüzüğü” hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Berova, tüzük değişikliğine giden sürecin, İrsen Küçük Ortaokulu’nda bir öğrencinin başını örttüğü gerekçesiyle sınava alınmamasıyla başladığını anlattı. Bu olayın ardından Bekirpaşa Lisesi’ne de yansıyan bir gerilim yaşandığını belirten Berova şu sözleri kullandı: “İrsen Küçük Ortaokulu’ndaki bu kızımız, sınav haftası başlamadan önce yaklaşık üç hafta boyunca başını örterek okula geldi ve derslerine girdi. Bekirpaşa Lisesi’ndeki kızımız ise yaklaşık iki buçuk yıldır başını örterek derslere giren bir öğrenciydi. Peki nasıl oldu da, sınav haftası içerisinde sendika yöneticilerinin baskısıyla bu çocuk sınav hakkından mahrum bırakıldı? Bu durum toplumu gererek bugünkü noktaya taşıdı.”
“Sendika Yöneticileri Sorunu Büyüttü”
Berova, sorunun büyümesinde sendika yöneticilerinin etkisine dikkat çekerek, daha önce sorun edilmeyen bir konunun bir anda gündem haline getirilmesinin toplumsal tansiyonu yükselttiğini söyledi ve “Sendika yöneticileri, o güne kadar sorun olmayan bir hususu, bir gün aldıkları bir tasarrufla toplumun gündemine taşıdı. Bu da farklı kesimlerden farklı söylemlerin, hatta olmaması gereken söylemlerin ortaya çıkmasına neden oldu.” diye konuşt.
“Hükümet Sorunu Uzlaşıyla Çözmeye Çalıştı”
Berova, yaşanan gelişmelerin ardından Eğitim Bakanlığı'nın ve hükümetin devreye girdiğini, siyasi partiler ve sendikalarla uzlaşı masası kurmak için büyük çaba sarf ettiklerini belirtti ve şunları kaydetti; “Hükümet, uzlaşma sağlamak adına büyük bir iyi niyetle çalıştı. Ancak sendika yöneticileri ne Meclis’teki toplantılarda, ne de diğer temaslarda uzlaşı yönünde herhangi bir adım atmadılar.”
“Tüzük Vardı, Uygulamada Sorun Çıktı”
Berova, söz konusu disiplin tüzüğünün zaten var olduğunu, fakat yaşanan süreç ve sendikaların uzlaşmaz tavrının değişiklik ihtiyacını doğurduğunu kaydetti ve ekledi: “Ortada bir tüzük zaten vardı. Bu tüzük okul idarelerine yetki veriyor ve idareler bu yetkiyi hukuka, Anayasa’ya ve BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre uygulamakla yükümlü. Ancak bir gün sendikaların müdahalesiyle bu çocuk okula alınmaz hale geldi. Bu noktada hükümetin sessiz kalması mümkün değildi.”
“Hak ve Özgürlükler Anayasa ve Uluslararası Sözleşmelerle Güvence Altında”
Berova, öğrenci haklarının anayasa güvencesi altında olduğunu ve devletin hukuk çerçevesinde tüm vatandaşlarının özgürlüklerini korumakla yükümlü olduğunu vurguladı ve şöyle dedi:“İnanç özgürlüğü bir insan hakkıdır ve BM Çocuk Hakları Sözleşmesi çerçevesinde güvence altına alınmıştır. KKTC Meclisi de bu sözleşmeyi yasal mevzuat haline getirmiştir. Meclis’ten geçen uluslararası sözleşmeler anayasa değerindedir.”
“Yeni Tüzük Ne Getiriyor?”
Berova, yapılan değişikliğin neyi kapsadığını şöyle açıkladı: “Okullarda üniforma zorunluluğu hem eski tüzükte vardı, hem de yenisinde var. Yapılan değişiklikle, zorunlu eğitim çağındaki öğrencilerin kıyafetleriyle ilgili karar yetkisi tamamen okul idarelerine bırakılmıştır. Lise çağındaki öğrenciler ise, okul üniformasıyla birlikte inançlarının gerektirdiği belirli kıyafetleri giymekte serbesttir.Bu belirli kıyafetlerin ne olacağı ise Eğitim Bakanlığı'nın belirlediği genelgelerle konacaktır. İlk genelge de yayınlanmıştır."
Berova, bu düzenlemenin eğitimde fırsat eşitliği sağlamak ve ayrımcılığı önlemek amacı taşıdığını belirtti.
Maliye Bakanı Berova, iki öğretmen sendikasının ve bazı sivil toplum örgütlerinin desteğiyle Lefkoşa’da düzenlenen eylemlere de değinerek, kamuoyunun yanlış yönlendirildiğini savundu: “Kamuoyu yanlış yönlendirildi. Gerçeği yansıtmayan algılar oluşturulmaya çalışıldı. Bu noktada hükümetin görevi, vatandaşların haklarını ve özgürlüklerini savunmak ve doğru bilgiyle kamuoyunu aydınlatmaktır.”