DÜNYA

Çığır açan keşif: 500 bin kişiye ev sahipliği yapan 'Kayıp kıta' okyanus tabanında keşfedildi

Okyanusun altında, bir zamanlar yaklaşık 500 bin kişiye ev sahipliği yapmış, uzun zamandır kayıp olan bir kara parçası keşfedildi. Bu kıtanın, Yeni Zelanda'dan bile daha büyük bir alanı kapladığı aktarıldı.

Kuzey Avustralya açıklarında keşfedilen ve artık tamamen sular altında olan kıta sahanlığı, yaklaşık 390 bin kilometrekare ile yüzölçümü 280 bin kilometrekare olan Yeni Zelanda'dan bile daha büyük bir alanı kaplıyor.

Queensland Griffith Üniversitesi'nden Kasih Norman'ın başında olduğu ekip, Avustralya'nın Kuzeybatı Sahanlığı'nda bir zamanlar yaşanabilir bir nokta olan bu bölgenin, bugün kıtada bulunan hiçbir yere benzemediğini söyledi. Ancak bu keskin farklılıklara rağmen, bir zamanlar orada yaşayan insanların "Avustralya yerlileri ile benzer diller konuştuğu ve yakın topraklarda yaşayanlarla benzer kaya sanatı stilleri yarattıkları" belirtildi.

Norman ve ekibi, yaklaşık 18 bin yıl önce son Buzul Çağı sona erdiğinde, deniz seviyelerinin yükseldiğini ve dünya genelinde kıtaların büyük bölümünün sular altında kaldığını; bu nedenle de Sahul süper kıtasının Avustralya ve Yeni Gine olarak bölündüğünü ve bugünkü Tazmanya'nın anakaradan koptuğunu bildirdi.

Norman ve meslektaşları, bir zamanlar Buzul Çağı öncesi manzaralar hakkında sadece spekülasyonlardan ibaret olan pek çok boşluğu da bu keşif sayesinde doldurmayı başardı.

Bu sahanlığın takımadaları, gölleri, nehirleri ve büyük bir iç denizi ile oldukça farklı bir yer olduğunu keşfetti. Bilim insanları konuya ilişkin demeçlerinde, "Bölge, yaşanabilir tatlı ve tuzlu su ortamlarından oluşan bir mozaik içeriyordu. Bu özelliklerden en göze çarpanı Malita iç deniziydi" ifadelerine yer verdi.

50 bin ila 500 bin arasında insan yaşamış olabilir

Öte yandan, ekip tarafından yapılan modelleme, bulunan arazinin 65 bin yıl boyunca çeşitli noktalarda 50 bin ila 500 bin arasında insana ev sahipliği yapmış olabileceğini ortaya koyuyor ve bu nüfus, yaklaşık 20 bin yıl önce, son Buzul Çağı'nın zirvesinde en yüksek seviyeye ulaşmış olabilir.

Aynı bölgeden bir kayıp kıta buluşu daha gelmişti

Yunan filozof Aristoteles’den coğrafyacı Eratosthenes’e kadar bilim insanlarının bahsettiği kayıp ada Zelandiya’nın varlığı ispat edildi. Hollandalı kaşif Abel Tasman ‘Büyük Güney Kıtası’ adlı kıtayı bulmak için 1642 yılında keşiflere başlamış fakat onun yerine çok daha küçük alana sahip olan Yeni Zelanda’yı bulmuştu. Asıl kıtanın ise çok büyük bir kısmının okyanusların altına gömüldüğü düşünülüyor.