Emekçinin ‘Euro’su battı!

Aytuğ Türkkan'ın köşe yazısı...

Oto tamircileri emeklerinin karşılığını Euro cinsinden belirledi, kızılca kıyamet koptu..   

İlginç bir toplumuz vesselam!   

Araba almaya gittiğimizde bizden talep edilen sterline ses etmeyiz.. Ya da beyaz eşya baktığımızda etiketlerdeki Euro fiyatı görüp şirket sahibine çıkışmayız!    Ya da cep telefonu, bilgisayar tablet gibi olmazsa olmaz ürünlerdeki döviz etiket fiyatlarına tepki göstermeyiz!    Ama gece gündüz, soğuk sıcak demeden kirin pasın içerisinde, araba eksozunun zehrinde çalışan emekçilerin emeğinin karşılığını ‘Euro’ cinsinden talep ettiğini görünce ortalığı ayağa kaldırırız!    Çok özür dilerim ama o kadar ikiyüzlüyüz ki!    Emekçinin ‘Euro’suna laf ederken mesela öğrencilere sterlin, dolar, Euro kurundan daire kiralamaktan da geri durmayız! Kiraladığımız daireciklerin aylıkları hesaplarımıza düşünce mest oluruz!    Hiç birimizin de gailesi değildir bu çocukların onlara para yollayan ailelerinin gelirlerinin döviz mi olup olmadığı.. Hesabımıza düşene bakarız!   

Ama emekçi döviz istedi mi basarız küfrü!    Peki bir restorana ya da bir markete gittiğimizde aldığımız bir ürünün TL fiyatını bir hafta sonra gittiğimizde daha yüksek bulmuyor muyuz?    İşte sorun da bu değil mi?    Yani listede TL yazsa da fiyat döviz bazlı çünkü… Sürekli artıyor!    O nedenle oto tamircilerin yaptığı da aslında gayet basit!.    Bu insanlar neden bunu yapmış diye KIBRIS gazetesi dışında birilerinin soru sorduğunu görmedim.   

Sevgili Cemre Cemali Oto Tamirciler Birliği Başkanı Erkut Kıranoğlu’nu arayıp sormuş. Kıranoğlu, “Son zamanlarda TL’nin değer kaybetmesinden dolayı 2-3 ayda bir fiyatları revize etmek zorunda kalıyorduk. Bu da piyasada fiyat istikrarsızlığına neden oluyordu” dedi. Ve bir adım daha atarak “Otomotiv sektöründe dövizle çalışmayan bir tek esnaf vardı. Amacımız esnafı korumaktır” diyerek konuyu net bir şekilde özetledi aslında.    “Liste döviz olunca ödeyeceğimizi biliyoruz, döviz olmadığında sürekli zamlı ödüyoruz” işte realite bu…   

O nedenle bu fiyat tablosunu belirleyen insanları eleştireceğimize devletin tam da bu noktada halkından yana pozisyon alamaması konusunu ele almak durumundayız!    Maaşlarımızın dövize dönmesini beklemiyorum, bunun bugünkü konjonktürde gerçekleşemeyecek olduğunu ben değil ekonomistler söylüyor… O zaman ne yapacağız?    İşte devlet tam da devletliğini bu noktada göstermelidir!    KKTC’nin TL’nin değer kaybına müdahale edemeyeceğini biliyoruz, hayali beklentiler içerisinde değiliz. Ancak hayatın pahalı olmasını engelleyecek tedbirleri devlet mekanizmaları alabilir ve vatandaşını koruyabilir! Burada eksik olan tam da budur..    Kayıt dışı yaşamı kayıt altın alıp elde edilecek gelirlerle piyasanın pahalı olmasının önüne geçilebilmesi elbette mümkündür..    Bunun için güçlü bir siyasi irade ve kararlılığa ihtiyaç vardır!    Devletsek yapacağız…    Halk için bu şarttır!