Polat, “Depremin yıkamadığı bir kadın kooperatifiyiz, ayaktayız. Depremin yaralarını, depremin sancılı sürecini orada birbirimize terapi uygulayarak atıyoruz, yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz.” dedi.

“6 Şubat depreminde yerle bir olan kooperatif binamız ve iş makinelerimizin yerine gönüllü kadınlarla çadırlarda üretime devam ediyoruz” diyen Cennet Polat, bir seminere katılmak amacıyla KKTC’ye geldi.

“Mutlu Besin Tarımsal Kalkınma Kooperatifi” kurucusu Cennet Polat, TAK’a mülakat verdi; kooperatifini kuruluş sürecini ve yaptıklarını anlattı.

“12 kadın ile yola çıktık bugün 24 kadınla ayakta kalmaya çalışıyoruz”

12 kadın ile yola çıktıklarını dile getiren Polat, Kahramanmaraş’ta kırsaldaki kadınların öncülüğünü yaptığını dile getirerek, “12 kadın ile yola çıktık, bugün 24 kadınla ayakta kalmaya çalışıyoruz. 6 Şubat depreminde kooperatif binamız ve iş makinelerimiz yerle bir oldu. Gönüllü kadınlarla çadırlarda üretime devam ediyoruz.” dedi.

Kahramanmaraş’ın Türkoğlu İlçesi’nin Beyoğlu köyünde yaşadıklarını, üç yıl önce mantar üreterek ev ekonomisine katkı koymak için yola çıktıklarını anlatan Polat, 12 kadın ile üretim yapmaya başladıklarında kendisine “yapamazsın” diyenleri dikkate almayarak üretmek için çalışmalarına devam ettiğini ve asla vazgeçmediklerini vurguladı.

-Kadınlara rol model

Evli ve 3 çocuk annesi olan Polat, ev hanımı olduğunu ancak hayata geliş amacının çay, çorba, yemek yapmak olmadığını düşündüğünü ve çevresindeki kadınlara rol model olabilecek yenilikçi işler için kolları sıvayıp kooperatifçilik hikayesi yazmaya karar verdiğini belirtti.

-“Kadınlara özgürce hareket edebilecekleri bir ortam sağlıyoruz”

Bir cumhuriyet kadını olduğunu söyleyen Polat, “Kadınlarımızla birlikte inanılmaz bir mücadele içerisinde 2021 yılında çalışmalara başladık. Yenilikçi, bize ait ürünler üreterek çevremizdeki kadınlara özgürce hareket edebilecekleri bir ortam sağlıyoruz.” ifadelerini kullandı.

-“Hayatta kalanlar için bir şeyler yapabilirsin”

Kooperatiflerin kadınların sadece para kazandıkları ticarethaneler değil kendilerini geliştirebildikleri, düşündüklerini özgürce ifade edebildikleri ve sosyalleşebilecekleri sihirli bir çatı olduğuna dikkat çeken Polat, şöyle konuştu:

“6 Şubat depremine kadar her şeyi olan bizler, depremle birlikte geçmişimizi, anılarımızı kaybettik. Enkaz altında kalan babamızı, abimizi dört gün boyunca çıkarmaya gücümüz yetmedi belki ama ‘hayatta kalanlar için bir şeyler yapabilirsin Cennet’ diyerek depremin ikinci gününden bugüne kadar elimden geleni yapmaya çalıştım.”

-“Yasımızı insanlara yardım ettikten sonra tutuma sözü verdik…”

Ağlamaya bile fırsat bulmadıkları zamanlar olduğunu ve yaslarını insanlara yardım ettikten sonra tutma sözü verdiklerini anlatan Polat, kurduğu kooperatifin gücüne inanmayanların depremde yardımlarına koştuklarını ve bu kişilerin hepsinin aynı cümleyi söylediğini kaydetti. Polat, “Bana ‘hakkını helal et. Biz seni anlamamışız. Cennet sen bu günleri hissederek mi kurdun bu Kooperatifi’ dediler. Benim kooperatifim bir köyü ayakta ve hayatta tuttu.” şeklinde konuştu.  

-“Bizi hayata tekrardan bağlayacak şey üretimdir”

Depremden iki ay sonra kendisine gelen yardımları kabul etmediğini dile getiren Polat, “Bize üretim yapacak malzeme gönderin. Biz üretelim siz alın. Biz kendi ihtiyacımızı çalışarak kazanmak istiyoruz. Bizi hayata tekrardan bağlayacak şey üretimdir dedim” ifadelerini kullandı.

Kadınlar ile mantar üretmeye başladıklarını ve 2012 yılında mantar üreticisi olduklarını dile getiren Polat, “’Maraş’ta mantar olmaz’ dediler. Ama yılmadım. Kadınlar evlerinde mantar üretmeye başladılar. Evde özenle yetiştirdiğimiz mantarı kurutup paketliyoruz. Üzerine de kendi yemek tariflerimizi ekleyerek piyasaya satışa sunuyoruz.” dedi.

Kurutulmuş mantarın bölgede çok yaygın olmadığını dile getiren Polat, kurutulmuş mantarlara ilginin artması için üzerine denenmiş yeni tariflerin yazılmasını düşündüklerini söyledi ve herkesin kendi tarifini bulmasını istediklerini kaydetti.

Şuanda kurutulmuş mantar paketlerinin üzerinde kendilerinin deneyip beğendiği yemek tarifleri olduğunu anlatan Polat, kendilerine ait 24 tane yemek tarifi olduğunu söyledi.     

Deprem öncesi var olan kooperatif binasının tamamının yıkıldığını dile getiren Polat, “Depremin yıkamadığı bir kooperatifiz biz aslında. İnanmış, kenetlenmiş, kendi inancına güvenerek bir yola çıkmış bir gurup kadın olarak üretim yapmaya devam ediyoruz.” şeklinde konuştu.

- “Depremin yaralarını, sancılı sürecini orada birbirimize terapi uygulayarak atlatmaya çalışıyoruz”

Kadınların kiraladıkları işletmenin bahçesinde kurulan çadırlarda üretime devam ettiklerini anlatan Polat, “Kooperatifler insanların sadece para kazandığı, ticarethaneler değildir. Özellikle kadın kooperatiflerini, o çatıyı oluşturmanın temelinde yatan asıl sebep kadınların özgürce üretim yapabilecekleri, sosyalleşebilecekleri ve oraya girdiklerinde bütün dert ve streslerini kapı önüne koyup çıkıp gidebilecekleri alan olmalı ve biz onu başardık. Depremin yaralarını, sancılı sürecini orada birbirimize terapi uygulayarak atlatmaya çalışıyoruz.” dedi.

Köylerinin dışında komşu köylere de ulaştıklarını söyleyen Polat, ihtiyaç listesi yapıp gönderdiklerini ve tırlarca yardım geldiğini belirtti, çok büyük insanlık sınavı verdiklerini vurguladı.

-“Kıbrıs’ı çok beğendim… Çok mutlu oldum”

Kıbrıs’a ilk kez geldiğini ve çok beğendiğini dile getiren Polat, “Kıbrıs, kendi memleketimiz, kendi insanımız. İnanılmaz samimi, içten Türk kanı olan bir yer. Hiç yabancılık çekmedim. Herkes çok ilgili, herkes çok alakalı... Çok mutlu oldum.” dedi.

KKTC’ye bir çalıştayda kadın kooperatifleri oturumuna katılmak üzere geldiğini kaydeden Polat, Türkiye’nin 81 ilinde kız kardeş kooperatifi olduğunu söyledi ve artık KKTC’deki kadın kooperatifi ile de kız kardeş olduklarını belirtti.

  KKTC’deki kadın kooperatiflerini gezme şahsı bulan Polat, Kıbrıs’taki kadınların şanslı olduğunu ve burada kadınların yaptıkları işleri çok beğendiğini kaydetti.

-“Depremde Kıbrıs Türk halkı da canlarını yitirdi… Onları en iyi anlayan kişi benim.”

Kıbrıs Türk halkına da başsağlığı dileyen Polat, “Depremde Kıbrıs Türk halkı da canlarını yitirdi. Diyecek ve bu acıyı ifade edecek kelime yok. Çocuklarımızın annelerine, ailelerine Rabbimden sabır diliyorum. Onları en iyi anlayacak olan kişi benim. Allah bir daha hiç kimseye, hiçbir millete böyle bir felaket yaşatmasın. Biz yaşadık hiç kimse yaşamasın.” dedi.

KTOEÖS açıkladı: Genel grev Meclis önüne taşınıyor! KTOEÖS açıkladı: Genel grev Meclis önüne taşınıyor!

KKTC’yi çok beğendiğini, hayran kaldığını söyleyen Polat, “İnanılmaz bir ülke, insanlar çok iyi. Kendimi evimde hissettim. Kıbrıs Türk halkı, burada tanıdığım 4 kadın kooperatifinde bulunan kız kardeşlerimin yaptıkları işlere ürettikleri ürünleri alarak destek olsunlar.” çağrısı da yaptı.