Türkiye hayırlısıyla çok önemli bir seçimi nihayet noktaladı..
‘   Nihayet’ diyorum zira sadece Türkiye’yi değil, Avrupa Birliği, Rusya, Amerika, İngiltere ve birçok devlet yönetimlerinin sonucu merakla beklediği bir seçim oldu.. 
   En özet haliyle sonuç için şunu söyleyebilirim ki; Erdoğan propagandası, Kılıçdaroğlu propagandasını yerle bir etti… 
   Yani, beka soğanı yendi…
   Son bir buçuk ayda sayısız miting izledik, canlı yayınlarda adayları dinledik.. 
   21 yıldır iktidarda olan bir isim, haliyle yıpranmış… 
   TL’nin sürekli değer kaybı nedeniyle ekonomik olarak vatandaşın ciddi sıkıntılar yaşadığı bir dönem… 
   Çarşıda pazarda vatandaş tepkili…  Geçim derdi en üst noktada!
   Yani öyle bir ortam var ki; muhalefetin seçim kazanması için “daha ne olsun” dedirtecek cinsten…
   İttifaklar da yapıldı… Aylarca bu ittifaka başkanlık edecek isim tartışıldı… Yenilgiden usanmayan Kemal Kılıçdaroğlu yine Erdoğan’a rakip oldu…
   Bu ekonomik yıkımda Kılıçdaroğlu “patates soğan” fiyatlarını propagandanın göbeğine koydu.. Doğru da başladı ama Erdoğan’ın PR ekibinin PKK, FETÖ ve dış güçler propagandasıyla yarattığı BEKA sorunu, Kılıçdaroğlu’nu ve PR ekibini yerle bir etti… 
   Evet; belki bir kilo soğan alamıyordu vatandaş ama en azından kendini güvende hissediyordu! Oldukça basit bir algıydı yaratılan… 
   “Soğan alamıyorsun diye şikayet etme, Kılıçdaroğlu gelirse bak terör başlar, dış güçler Türkiye’yi avucunun içine alır, geleceğin tehlikeye girer”  algısına yanıt verilemedi…
   Halkın nazarında beka sorunu soğanın fiyatını yendi, Kılıçdaroğlu yine kaybetti!
   Bu gerçeği tek gören 6’lı masanın kadın lideri Meral Akşener’di.. 
   “Bu adam seçim kazanamaz” dedi; aforoz edildi… İlahlar devreye girdi, “Bu kazanamaz bari yanına kazanma ihtimali olan iki belediye başkanını da verelim, bir ihtimal” diyerek masaya geri geldi… 
   İki parlak belediye başkanı da yetmedi, çünkü çıkan aday “loser”di… Hayatında Erdoğan’a karşı hiçbir seçimi kazanamamış bir ‘lider’!… 
   Her yenilgi sonrası parti başkanlığı koltuğuna 4 elle sarılmış, klasik Türk siyasetçisi!
   Batıyı dilinden düşürmeyen, demokrasi dediğinde meydanları inleten Kılıçdaroğlu, kendi başarısızlığında ne demokrasi geldi aklına ne de batı! 
   O çok örnek alınan batıda bu kadar çok seçim yenilgisinden sonra hangi lider koltukta kalır Bay Kemal?      Erdoğan’ı diktatörlükle suçlarken, kendi partisinde diktatörlüğün kitabını yazacak bir noktaya geldi… 
   Kim “artık bırak” dediyse partide barındırmadı! İmrendiğimiz batıda demokrasi böyle bir şey mi?
   Bitmeyen seçim hezimetleri sonrasında kameraların önüne geçip “Mücadele devam” demez mi? 
   Yahu kaybettin, ‘yine’ kaybettin kardeşim… Bırak artık “winner” bir isim bulsun şu parti de Erdoğan sonrası dönemde bir şansı olsun!..
   Seçimin galibi Erdoğan artık  son döneminde.. Depremin yaralarını sarıp, eriyen TL’ye değer kazandıracak adımları seri bir şekilde atmalı, Türkiye yüzyılını gerçek anlamda vatandaşına hissettirmelidir… 
   ‘Türkiye nezleyse, biz Kıbrıs’ta zatürre’ olduğumuz gerçeğinden hareketle, tek ümidim doğru adımlar ile ekonomiyi düze çıkaracak politikaların devreye girmesidir..